İMAN ESASLARI
(Nisa, 136)
Aziz Cemaat!
Allah Teala'nın bizlere olan eşsiz lütuflarından biri ve belki de en önemlisi imandır. Çünkü iman, bizleri hem dünya, hem de ahiret saadetine kavuşturacak olan yegane sermayemizdir. İnsan ve gönlü ancak kalbin derinliklerine yerleşen sağlam ve sarsılmaz bir iman ile huzur bulur.
"İman” sözlükte; bir şeyin doğruluğuna gönülden inanmak anlamına gelmektedir[1]. Dini manada ise Allah'a ve Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)'ın Allah tarafından haber verdiği kesin olarak belli olan şeylerin doğru olduğuna tereddütsüz inanmaktır.
Değerli Müslümanlar!
Ayet ve hadislere göre îman esasları altıdır. Bunlar; Yüce Allah'a, meleklere, Allah'ın kitablarına, peygamberlere, âhiret gününe, kaza ve kadere iman etmek esastır. Bunları bilip kabullenmek imanın temel şartıdır. Bunlar, inanılması zorunlu esaslardır. Bu esasların hepsine inanmadıkça iman gerçekleşemez. Bunlardan herhangi birini inkâr etmek insanı dinden çıkarır. Aşağıdaki Ayet-i Kerime’de yüce Rabbimiz buna işaret etmektedir:
“Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a ve daha önce indirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkar ederse tam manasıyla sapıtmıştır”[2].
Biz bu imanımızı: "Amentü billâhi..." sözlerini içeren Amentü duasını okumakla daima açıklıyor ve isbat ediyoruz. Bu duayı okuyan şöyle demiş oluyor:
"Ben Yüce Allah'a, O'nun meleklerine, O'nun kitablarına, O'nun peygamberlerine, âhiret gününe, kaderin (iyi ve kötü her şeyin yaratılışının) Allah’tan olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilip mahşerde (hesab yerinde) toplanmak hakdır ve gerçektir. Şahitlik ederim ki, Allah'dan başka ilâh yoktur ve yine şahitlik ederim ki, Hazret-i Muhammed (s.a.s) O'nun kulu ve peygamberidir".
Bir îmanın kabul olması için şu altı şartın birlikte bulunması gerekir:
1. İmanda şüphe bulunmamalıdır.
2. İmanda bütünlük olmalı, iman edilecek şeylerin tamamına iman edilmelidir.
3. Îmana şirk karıştırılmamalıdır.
4. İman son nefese bırakılmamalıdır.
5. İman esasları kalp ile tasdik edilmelidir.
6. Ayetler ve dînî hükümler alay konusu yapılmamalı, küçümsenmemelidir.
Değerli Kardeşlerim!
Mümin şartlarına uygun iman etmeli, îmanın kendisine yüklediği görevleri de eksiksiz yapmaya çalışmalıdır. Çünkü amel ve ibadetlerle beslenmeyen iman zayıflayabilir, hatta kaybedilebilir. Kur'ân’da pek çok âyette îmân ve sâlih amel birlikte zikredilmiştir. Aynı zamanda iman ve salih amelle cennetin kazanılacağı müjdelenmiştir. Bu ayetlerden birinde:
[3] buyrularak imanımızı güzel amellerle süslememiz istenmiştir.
İman esaslarını ve güzelliklerini çocuklarımıza da en iyi şekilde öğretmek ve hayatlarını bu doğrultuda sürdürmelerini sağlamak için üzerimize düşen bütün sorumluluklarımızı da asla ihmal etmemeliyiz.
Hutbemizi Peygamber Efendimizin bir hadisiyle bitirelim: ''Gönül huzuruyla Allah'ı Rab, İslam'ı Din ve Hz. Muhammed (s.a.v.)'i Peygamber kabul eden kimse imanın üstün zevkini tatmış demektir.''
*Fatih BALTA Hüfingen DİTİB Camii Din Görevlisi
23.01.2009
[1] el-Müfredât fî Garîbi’l-Kur’ân, s.25-26.